Artık adı Yangdaş! Bolu'da çıkan otel yangınında film tadında bir kahramanlık hikayesi daha: 11 kişi kurtarıldı!
Ankara Üniversitesi'nde 42 yıl çalıştıktan sonra emekli olan jimnastik antrenörü Fatih Güller, eşi ve 2 çocuğuyla yarıyıl tatilinde olan yeğeni Gülşen Doğan Durdağ tarafından doğum günü hediyesi olarak Kartalkaya'ya davet edildi. Fatih Güller, yeğeni Gülşen Doğan Durdağ, eşi Emre Durdağ ve oğulları Ali Ege Durdağ ve Eren Durdağ, ertesi gün kayak merkezine giderek Grand Kartal Otel'e yerleşti. Aynı gece otelde yangın çıktı. Yangın sesleriyle uyanan 10'uncu katta bulunan Güller, yeğeni ve ailesini uyandırıp koridora çıktı. Güller ve arkadaşları sekizinci kata inerken yoğun duman nedeniyle daha ileri gidemediler. Fatih Güller, otelin yan tarafına bakan odaya girerek çarşafları birbirine bağlayarak yeğeni ve ailesinin de aralarında bulunduğu 11 kişiyi sağ kurtardı. Çarşafın bir kısmının yırtılması sonucu yeğeni Gülşen Doğan Durdağ düşerek yaralandı.
“Her Yerde Duman Vardı”
Ankara hastanesinde hastaneye kaldırılan yeğeni Gülşen Doğan Durdağ'ı bekleyen Fatih Güller konuştu. Gece seslerle uyandığını söyleyen Fatih Güller, şöyle konuştu: “Kokusunu aldım ama dayanamadım. 'Otel yanıyor, dışarı çıkın' diye bir ses duyduk. 10. katta 1020 numaralı kapalı odadaydık. Odanın bir bölümünde yeğenim, eşi ve bebeği vardı, biz ise odanın diğer bölümünde yeğenimin yanında uyuyordum. en büyük oğul. 'Kimse yanında bir şey taşımasın' dedim. Hiçbir şey almadık ve gözlüklerimizi ve telefonumuzu almadan oradan ayrıldık. “Koridorda yürüdük ve korkunç bir dumanla karşılaştık. Bir kattan diğerine indik ama artık aşağı inemedik çünkü her yer duman içindeydi” dedi.
“SESİME GEL DEDİM”
Sekizinci kat koridorunda yoğun dumanın içinde siluet şeklinde bir ışık gördüğünü ve yerdeki insanları o ışığa yönlendirdiğini söyleyen Güller, şöyle konuştu: “Uzun süre insanlara bağırdım ve 'Hadi ama' dedim. . benim sesime”. Camları kırdığımızda nefes alabildik. İşte o zaman zehirlendiğimizi anladım. İnsanlar sürekli “ne oluyor?” diye soruyordu otelde, boğulmak üzereyiz. Ben de 'Herkes beni getirsin' dedim. battaniyeler ve çarşaflar, ben Ben onları bağlayacağım, böyle aşağı inelim.' Ben bir şey görmedim, çarşafları toplayıp önce çocukları, sonra kadınları indirdik.” Yeğenim tek başına aşağıya inerken çarşaf kırıldı, omurgasında kırıklar oluştu ve kolunda kırıklar oluştu, “Aşağı inmeyeceğim” dedi. “Nefes alacak nefesimiz, içecek suyumuz var” dedi.
“TELEFONUNA 'YANGNDAS' OLARAK KAYDETTİ”
Çarşafla en son inen kişinin kendisi olduğunu iddia eden Güller, şöyle konuştu: “Çarşafın ucunu topuz yapıp pencerenin menteşeli dış kısmından içeri tıktım ve aşağı indim. Aşağı inenler de bir I getirdiler. Çarşafın kırıldığı noktadan sonra merdivenlerden inen 5-6 yaşındaki çocuk bana sarıldı ve şöyle dedi: “Baba, amca. Allah bana orada güç verdi.” insanlar: “Eğer kalırsak, hepimiz güvende olacağız.” “Onu kurtardığımı hatırlıyorum. Daha sonra insanlar beni arayıp teşekkür etti. Trabzonlu Ömer Bey var, beni telefonuna 'Yangındaş' diye kaydetti ve bana öyle seslendi” dedi.
'ALARM ÇALIŞSAYDI, BİRÇOK HAYAT KURTARILIRDI'
Yangın sırasında herhangi bir alarmın çalmadığını belirten Güller, şöyle konuştu: “Yangın merdiveni görmedim. Var mı yok mu bilmiyorum. Bir uyarı tabelası ya da acil çıkış görmedik. Sanırım eğer alarm çalsaydı ve bir miktar duman tespit etseydi, yaptığım şey kahramanlık falandı.” “Orada benim gibi davranan çok insan vardı. Bana yardım eden çok insan vardı. Acının büyüklüğünü kelimelerle anlatamam. Ağlamaktan, o insanlara sarılmaktan artık gözyaşım kalmadı.” dedi.
Fatih Güller, yeğeninin ameliyata alındığını ve sağlık durumunun iyiye gittiğini söyledi.
(DHA)
